Oluktan, Soğladan varsam bağlara
Dedem çeşmesinden, baksam dağlara
Özlem duyuyorum, ben o çağlara
Hasretlik burnumda, tüttüğü zaman
Koyun arkaçtayken koyağa varsam
Bir bakır kazana, lepeyi vursam
Yanına dizimde, bir karpuz kırsam
Hop büyük kuşları, öttüğü zaman
Bir söğüdün gölgesine otursam
Karpuz yerken, üstüm başım batırsam
, Kömürcen ışkınla bir dürüm sarsam
Kokusu burnumda, tüttüğü zaman
Koca gölden sultan çayırına geçsem
Killi pınarının, suyunu içsem
Sakız kanatmaya ocaklar açsam
Malların yaylımı, bittiği zaman
Akpınar dölekte, gezsem dolaşsam
Mal güdenler varsa, biraz konuşsam
Bkkacının oradan, tepeyi aşsam
Tanışma muhabbet, bittiği zaman
KOHCUNUN özünden, baraja insem
Biçenekte kalan,dostları görsem
Hindi güttüğümüz,yerleri gezsem
Domates kızarıp,yittiği zaman
Abannı güvemde, görsem toyları
Bağırtlak zamanı, son güz ayları
Tükenmiş kuşların, bitmiş soyları
Bilinçsiz avcı,av ettiği zaman
Ağca suya eski, bahçeye gitsem
Şahman buğday varsa, bir firik ütsem
Çeşmenin başında, bir ocak yaksam
Mısırın koçanı, tuttuğu zaman
Çağaldan dolansam, varsam köyüme
Fatiha okusam, emmim dayıma
Kabristanda yatan, bütün soyuma
İnşallah nefesim, yettiği zaman
Ay`ın ışığında, dambaşda yatsam
Gökte yıldızları, seyretsem baksam
Zamanı gelince uyansam kalksam
Horozlar şafakta, öttüğü zaman
Salih’ten selam, akraba dosta
Korana geleli, gönlümüz yasta
Bu stres’ler bizi, edecek hasta
Huzur bulacağız, bittiği zaman
30.06.2020
Salih DEMİRCİER